8 yıl evvel kıyıya vuran 12 metrelik yavru balinanın iskeleti hayranlık uyandırıyor
HATAY – Hatay‘ın İskenderun ilçesinde 8 yıl evvel kıyıya vuran 12 metre uzunluğundaki yavru balinanın iskeleti, su altı müzesinde sergilenmeye başlandı.
Türkiye’nin Akdeniz’e kıyısı olan vilayetlerinden Hatay, su altı ve su üstü canlı çeşitliliğiyle birçok hayvana mesken sahipliği yapıyor. Bölgedeki su altı zenginliğini gözler önüne sermek isteyen İskenderun Teknik Üniversitesi tarafından su altı müzesinin açılışı geçtiğimizde günlerde gerçekleştirilmişti. Birçok hayvanın iskeletinin sergilendiği müzede görenlerin ilgisini çeken ise 8 Ocak 2016 tarihinde İskenderun Körfezi’nde kıyıya vuran 12 metre uzunluğundaki balina yavrusunun iskeleti oldu.
Deprem sonrası bölgenin ayağa kalkması için çalışmalar yürüttüklerini lisana getiren İSTE Rektörü Prof. Dr. Tolga Depci, “Biz teknik bir üniversite olarak şu anda sualtı müzemizi açmış durumdayız. Akdeniz’in incisi olan İskenderun’umuzu toparlamak, Hatay‘ın toparlanması sürecinde bir üniversite olarak elimizden geldiği kadar devletimize katkı sağlamak zorundayız ve bunu da istekli olarak yapıyoruz. Bildiğiniz üzere Deniz Bilimleri ve Teknoloji Fakültemiz var, fakültemizde vazife yapan çok bedelli hocalarımızın bugüne kadar toplamış oldukları canlılar var. Şu anda dünyanın en büyük 2’nci hayvanı olan 12 metre uzunluğundaki balinanın iskeleti bizde bulunmakta. Bu da Akdeniz bölgesine baktığınızda tektir. Bu kapsamda yaklaşık 500 tane tıbbın içerisinde bulunduğu bir müzemizi hayata geçirmiş bulunmaktayız. Olağan ki gelecek olan genç kuşakları elimizden geldiği kadar ülkemiz hakkında bilgilendirmek, denizlerimizin, denizdeki güzelliklerimiz ve denizaltı varlıklarımız hakkında da onları bilgilendirmenin son derece kıymetli olduğunu düşünüyoruz” sözlerini kullandı.
“Yaklaşık 12 metrelik uzunlukta bir yavru balinayı sergiliyoruz”
İSTE Deniz Bilimleri ve Teknolojisi Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Cemal Turan, İskenderun Teknik Üniversitesinde bir sualtı müzesi oluşturma fikrinin yıllardır sürdürülen bir niyet olduğunu söz ederek, “Çünkü İskenderun’un körfezi nitekim biyolojikliğin yüksek olduğu bir bölge. Birçok balina çeşidi, yunus tipi, Akdeniz foku, deniz kaplumbağaları ve öbür balık cinsleri üzere birçok endemik çeşidi içerisinde barındırmakta. Sayın Rektörümüz Prof. Dr. Tolga Depçi’nin sualtı müzesi kurma fikrine takviye vermesiyle birlikte biz bu işe başladık. Daha evvel İskenderun körfezinde karaya vuran balinaları, yunusları, deniz kaplumbağaları üzere tipleri toplayarak, evvel fakültemizde bunları toprakta gömdük ve onların kemiklerinin ortaya çıkmasını bekledik ve sualtı müzesini şu an prestijiyle İskenderun halkına ve Türkiye halkının hizmetine sunmuş bulunmaktayız. Bunun memnunluğunu yaşamaktayız, nitekim bilhassa Hatay bölgesinde bir birinci yani tüm Akdeniz bölgesini kapsayan birinci sefer bir balina burada sergilenmiş olacak. Bu balina da zati dünyanın en büyük 2’nci büyük hayvanı yaklaşık 37 metreye kadar uzayabilen bir balina tipi. Biz de yaklaşık 12 metrelik uzunlukta bir yavru balinayı sergiliyoruz burada. Yunuslar sergiliyoruz, deniz kaplumbağalarını, zehirli tipleri, aslan balığı, balon balıkları üzere çeşitleri halkın bunları tanımasını sağlıyoruz. Bu manada varlıklı bir koleksiyona sahibiz, yaklaşık 500 tane cins bulunmakta bunların bir kısmı atölyemizde daha hazırlık evresinde standa hazırlamaya çalışıyoruz” şeklinde konuştu.
